Küreselleşen Gençlik
Yeni neslin özellikle gençliğin ekseriyetle ‘’zaman’’ kavramına yabancılaştığına şahit oluruz. Aidiyet duygusu ile nereye bağlıysa ve nerede iç dürtülerini, egosunu hoyratça tatmin edebiliyorsa kendisini mutlu hissettiği aşikardır. Ülkemizde gençliğin profilini çizmek istediğimizde, bölgesel farklılıkların, ailenin ekonomik ve sosyolojik yapısı ile ilişkilendirmek yanlış olmaz. Ailenin sosyo-ekonomik yapısı, çocuğun toplum içinde şekillenmesine de yön verir. Zamanın çoğunu eğlenerek, gezerek ve hobilerini artırmak için zaman tünelinde ‘’ihtisas’’ yapan bir genç kuşak ile, öte yandan ailenin ekonomik yapısından kaynaklı, her daim ekmek kavgası için sürekli arayış içinde olan, toplumda kabul görmeyerek zararlı alışkanlıkları ile toplumda potansiyel suçlu olarak kendini kabul ettirmeye veya kendini topluma dayatan , velhasıl kendi kaderini kendisi belirlemeye çalışan bir ferdin de toplumda var olduğunu unutmak hata olur. Genelde iletişimsizliğin, kültürel çatışmanın, toplumsal kaosun, yobazlığın da temel dayanağı budur. Bu tür insanları bir araya getirip, aynı çatı altında toplamak güç olabilir, ama bu tür bireylerin toplumla bir araya gelip entegrasyonunu sağlamak için gerekli ortamlar yaratılmalı. Kültürel, sportif ve eğitici çalışmalar gibi.Bu tür ortamların, insanların kaynaşmaları, birlik ve beraberlik ile bağlılık duygularını aşılayarak, tüm topluma bağışıklık kazandırılması, kültürel yozlaşmanın değil, birbirini tamamlayan değişik kültürlerin buluşma noktası olma ile toplumdaki önyargıları kırılması açısından son derece önemlidir.
Küreselleşen dünyayla mücadele etme, ekonomik yapıyı canlı tutup, daima geliştirmek, ancak eğitilen, düşünen, girişimcilik ve üretkenliğe sevk, edilen bireylerin yetiştirilmesi ile mümkündür. Ataerkil aile yapısından sıyrılıp, tüm aile bireylerinin ürettiği aile tipine bürünme, geçmişten gelen algıların değiştirilmesi, gelişen dünya ekonomisini sıkıca takip, serbest piyasa, eğitim kalitesinin artırılması küreselleşen dünya ile rekabette önemli adımlardır.
Yapılan araştırmalar , toplum olarak, boş zamanları nasıl heba ettiğimizi gözler önüne sermektedir. Tv izlemek, internete sörf yapmak hatta zamanın çoğunu ‘’Bugün geçti, yarın yaparım’’ mantığıyla hareket eden fertlerin sayısı azımsanmayacak sayıdadır.Kitap okuma, spor yapma ve diğer kültürel aktivetelerde bu oran oldukça düşüktür. Ailelerin çocuk yapmak için özendirildiği toplumları var sayarak, elimizdeki mevcut genç nesli çok iyi bir şekilde eğitmek, bilinçlendirmek ve çağın gereklerine cevap verecek şekilde yetiştirmek hepimizin boyun borcu olmalıdır. Saygılar…
Seyithan ÖZDEMİR
alican 12 Yıl Önce
tebrikler hocam bir genç olarak yazınızı tasvip ediyorum.yeni gençler okumasını tavsiye ederim
B.ÇABUK 12 Yıl Önce
eline- kalemine( kalvye tuşlarına mı desem) sağlık, kelimerine kuvvet diliyorum.
aliş 12 Yıl Önce
yazı harika gençlere ışık tutacak bir makele
cemre 12 Yıl Önce
sevgiler hocam yazınız enfes döktürmüşsün vala
omer 12 Yıl Önce
bravo sayın müdürüm sizi okumak ne güzel zevkli yazınız teşekkürler
YELDA 12 Yıl Önce
sayin hocam bir genç olarak yazinizdan ço etkilendim tebrikler saygilar
emre 12 Yıl Önce
hocam yazı enfes olmuş teebrikler devamı gelsin
semire 12 Yıl Önce
yazı aklen ve mantıkla bütünleşmiş tam günümüz çağına ışık tutacak düzeyde
kadir 12 Yıl Önce
sayın hocam makale güzel olmuş kelimeler çok seçilip tahlil edilmiş tebrikler
memo 12 Yıl Önce
makele yazılış ve mantıken özenle seçilmiş.yeni gençliğin aklı havada önlem alınmazsa toplusal dejenerasyon artacak saygılar hocam
HAKAN 12 Yıl Önce
yaziniz edebiyatçilara taş çikartacak seviyede tebrikler sayin öğretmenim
SOSYALCI 12 Yıl Önce
gençliğin temellerinin sağlam olması aile toplum ve çevre işbirliği ile tesis edilebilir.seyithan hocam iyi bir konuyu irdelemiş sağolasın
birdost 12 Yıl Önce
arkadaşım makele mantık sınırlarını dengeleyen ve insanı sıkmayan şekilde yazılmış.bür tür yazıları topluma armağan etmek için sizin gibi eğitimcilere ihtiyaç var.umarım her kesimden okunursunuz.sevgiler selamlar
diyar 12 Yıl Önce
başkan yazınız tasdik ediyor ve kutluyorum.toplumun kanı canı ana damarı eğitimdir ancan insanlar eğitilerek yüksek medeniyet ve refahı elde edebiliriz
MEMO 12 Yıl Önce
makele içerik olarak zengin kelimeler özenle seçilmiş.tebrikler
melek 12 Yıl Önce
gençliğin dejenere olduğu toplumda aile ile uçurumlarin artiği aşikar bunlarin önüne geçmek için tedbir almak gerek.saygilar hocam yaziniz nadide gerçekten
TARIK 12 Yıl Önce
yazi yazmak iş olsun diye değil gerçekten toplumsal mesaj içeren yazilara ihtiyaç var seyithan beyin yazisi güzel mesajlar içeriyor teşekkürler
nazlı 12 Yıl Önce
hocam yazı güzel seçilmiş ve analiz edilmiş toplumun gerçekleri globelleşen dünyada mücadele her alanda verilmeli özellikle eğitim alanında sevgiler hocam sizi seviyoruz
kadir 12 Yıl Önce
sıra dışı yazılmış insanları eğitici yönü harika takipçiniziz hocam yeni yazınızı bekliyorum saygılar
aladin 12 Yıl Önce
değerli arkadaşım tebrikler sizi buralarda görmek gurur vericidir.en büyük toplumsal sorunlardan birine ve çözüm önerilerine işaret etmiş ve irdelemeşsizniz.