Vicdanların mücadele alanlarına ulaşmasam da, bireyim ben, kitle olamadım. Kitlelilerin özgürlüklerine kapılarımı kapattım. İnançlarımla vurdular beni, önüme yeni fetvalar / yeni engeller serdiler.
Gözlerini kapalı tutma öyle bana, sana anlatabileceğim sözlerim var daha.
Baharın müjdeleyici güllerinden sana takdimlerim olacak.
Dalından koparmadan; kökleri ile beslenen topraklarda yeşerteceğim onları.
Birini sana, birini bu topraklarda yaşayanlara adayacağım.
Her şeye rağmen alamam pılımı-pırtımı, gidemem.
Ulu orta bırakamam seni, bir çırpıda terk edemem.
Arkamdan konuşturmam,
Söz geçirmesem de,
Günah çıkarma merasimlerinde görev alma talebi içinde olmayacağım.
Vicdanların mücadele alanlarına ulaşmasam dahi,
Bireyim ben, kitle olamadım.
Kitlelilerin özgürlüklerine kapılarımı kapattım.
İnançlarımla vurdular beni,
Önüme yeni fetvalar / yeni engeller serdiler.
Ufak haykırışmalarımı kısık baskılara mal ettiler.
Buluğ çağımdaki umutlarımı,
Havarilerin emanetine bıraktılar.
Ve yaşım ilerledikçe taleplerime yeni yasaklar getirdiler.
Ama henüz vazgeçmedim ve asla pişman değilim.
Hala kavgam bitmedi ve henüz Asra düşman olmadım.
Irkı temelde yaşama alışkanlığı edinmedim.
İman ve inancımı tasarlama üstünlükleri ile süslemedim.
Her yeni hamleyi gördüm
Güçlü piyonların saldırılarına göğüs gerdim.
Bıkmadan ve usanmadan pata oynadım.
Hürriyetimi, kutsadığım değerlerle kelepçelediler
Kitabımı yeni fetvaların menfaatçi pençelerine hemhal ettiler,
Birde sizlere olan sevdamı bitirdiler. Bu ülkeden, bu topraklardan, bu halktan, bu milletten sevdamı almaya kalkıştılar, kavgalarıma kulplar taktılar,
Her kıpırdayışlarıma yeni suçlamalar getirdiler.
Ama henüz, ne kavgam bitti. Ne de sevdam…