Diyarbakır'da Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından, Türkiye'nin birçok ilinden ve başta İran, Irak ve Suriye Kürdistan'ından olmak üzere farklı ülkelerden de katılımcıların olduğu, yüzbinlerce insanın bir araya geldiği Kutlu Doğum etkinliği düzenlendi.
Yüzbinlerce insanın katıldığı etkinliğin düzenleneceği alandaki çalışmalar, sabahın erken saatlerine kadar sürerken, günün ilk ışıklarıyla beraber halkın alana akın ettiği görüldü.
Etkinliğin yapıldı alanda, kayıp olan çocuklar için kayıp çadırı, 4 farklı bölgede Sağlık Çadırı ve çevrede bulunan sahipsiz eşyaların teslim edilmesi için ayrıca bir birimin oluşturulduğu gözlendi.
Platform yetkilileri, özellikle alanda kaybolan çocukların rahatsız olmamaları için oluşturulan kayıp çadırında, çocukların oyalanmaları için oyuncak, meyve suyu, kek ve oluşabilecek psikolojik sıkıntılara karşı psikolog bulundurulduğunu belirttiler. Yetkililer, ayrıca sağlık konusunda da oluşabilecek ani sağlık sorunlarına müdahale etmek için sağlık çadırında 100 civarında gönüllü doktor, hemşire ve sağlık personeli ile bir ambulansında hazır bulundurulduğunu ifade ettiler.
6-8 Ekim saldırılarında katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarının üzerine resmedildiği büyük brandaların asıldığı Kutlu Doğum alanına Kürtçe, Türkçe, Arapça, Zazaca ve İngilizce ‘Kutlu Doğum Etkinliğine Hoş Geldiniz' yazılı afişler asıldığı dikkat çekti.
Sabahın erken saatlerinde itibaren alana akın edenlerin toplu olarak salavatlar getirmesi renkli görüntüler oluşturdu. 7 Ekim'de Diyarbakır'da vahşice katledilen Yasin Börü'nün fotoğrafının üzerinde olduğu tişörtleri giyen çocuklar ve gençler ise alana tekbirler çekerek ve “Hepimiz Yasin Börü'yüz” sloganları atarak girdi.
Üzerinde Peygamber efendimize yönelik “Biz Seni Görmeden Sana iman Ettik Ya Resûlullah” ve “Anamız Babamız Sana Feda Olsun Ya Resûlullah” yazılı olan dev afiş ve brandaların hemen hemen alanın her tarafına asılmış olduğu görüldü.
Alanda düzenin sağlanması adına Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından 2 bin kişinin görevlendirildiğini belirten yetkililer, her yıl olduğu gibi bu yılda etkinlik alanında kadın ve erkeklerin İslam'a uygun olacak şekilde farklı alanlarda duracaklarını ve farklı girişlerden alana girdiklerini ve izdihamın yaşanmaması için de her türlü önlemin alındığına vurguladılar.
Seyyar satıcıların sabahın erken saatlerinde alana kurdukları tezgâhlar, bayrak, flama, bandaj satıcıları ise alandaki renkli görüntüleri artırdı.
Alanın dışına taşan kalabalık kitlenin platformu izleyebilmesi ve sesi duyabilmesi içinde alınan önlemler kapsamında, sesi alan dışına da duyuracak şekilde 6 büyük vinç üzerinden dev kolonlarla desteklendiği, görüntü için ise dev bir LED ekranın asıldığı görüldü.
Ayrıca alanda telefon bağlantılarında sıkıntı yaşanmaması için GSM operatörleri alan etrafında seyyar baz istasyonları yerleştirerek yaşanabilecek muhtemel bir sıkıntının önüne geçmeye çalıştılar.
Diyarbakır dışından gelen kimi ulema heyetleri için de platformun sağında bir tribün hazırlandığı ve misafirlerin burada ağırlandı belirtilirken etkinliğe 6 ülkeden toplamda 200'ü aşkın kişinin misafir olarak katıldığı belirtildi.
Etkinliğin yapılmasına kısa bir süre kala şehirdeki sükûnet ve gruplar haline alana akın eden halkın görüntüleri dikkatlerden kaçmadı. Kutlu Doğum etkinliğine katılmak için birçok esnaf kısa süreliğine de olsa dükkânlarını kapatırken, cadde ve sokaklara sessiz bir hava hâkim olduğu görüldü.
Alanda saat 11.00'den sonra Özlem Ajans sanatçıları canlı performans ile söyledikleri ilahileri ile etkinliğe saatler kala alanı dolduran Peygamber sevdalısı halkı adeta coşturdu.
Program öncesi etkinlik alanına kurulan canlı yayın araçları etkinliği an be an canlı olarak televizyonları başındakilere ulaştırmaya çalıştı. Etkinlik, Rehber TV, Kudüs TV ve Diyar TV'den canlı olarak yayınlandı.
Etkinlikten saatler önce alana daha iyi görüntü alabilmek için Jimijip, kamera çekimi yapan minikopter, basın mensuplarının daha iyi görüntü alabilmeleri için 2 adet sepetli asansör vinç, program boyunca hazır bulunduruldu.
Platform yetkilileri etkinlik süresince, yurt dışından gelerek Türkçe bilmeyen misafirler için ise özel çeviri yapacak personelin hazır bulundurulduğu belirtildi.
Büyük bir coşku içerisinde başlayan programın Kürtçe sunuculuğunu M. Emin Gülsever, Türkçe sunuculuğunu ise Gökhan Dağtekin yaptı. Üç dilde kısa selamlamanın yapıldığı programda, M. Emin Gülsever Kürtçe, Yunus Emiroğlu Zazaca, Gökhan Dağtekin ise Türkçe birer kısa sunum yaptılar.
Alanda cemaatle kılınan öğle namazının ardından etkinlik, Dünya Kur'an okuma yarışması birincilerinden Molla Hamid Şakir Nejad'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Havanın daha sıcak ve güzel geçtiği bir ortamda düzenlenen Kutlu Doğum etkinliği, yüzbinlerin katılımıyla büyük bir coşku ile kutlanırken, M. Emin Gülsever ve Gökhan Dağtekin'in sunduğu programda okunan ilahi ve marşlarla büyük bir coşku yaşanırken halkın sık sık tekbir ve salavatlar getirerek söylenen ilahilere ve ezgilere eşlik ettikleri görüldü.
Çekilen tekbir ve salavatların arşa yükseldiği alanda devam eden Mevlit etkinliğinde, kalabalıktan dolayı yaşanan izdiham ve yığılmadan dolayı sunucular, olası bir sıkıntının yaşanmaması için sık sık uyarılarda bulundu.
Kürtçe, Türkçe, Zazaca, Arapça ve İngilizce yazılarla alana gelenlerin selamlandığı alanda, ayrıca günün anlam ve önemini anlatan afiş, bayrak, flama ve dövizler açıldı.
Sunucular tarafından yapılan sunumdan sonra sahneye çıkan Özlem Ajans sanatçılarının düet şeklinde okuduğu 'Ya Muhammed Mustafa' isimli ilahiyle meydandaki coşku doruğa çıktı.
İlahiler sonrası Molla Sahap Korkutata Zazaca, Mehmed Göktaş Hoca ise Türkçe birer kısa sunum yaptılar.
Konuşmasında alanı hem duygusal hem de büyük bir heyecana gark eden Göktaş Hoca'nın konuşması sık sık tekbirlerle kesildi. İslam ülkelerinin liderlerine değinen Göktaş, “Bu liderler, ya bize benzeyecek ya da defolup gidecekler.” dedi.
“Ya bize benzeyecek ya da defolup gidecekler”
Göktaş, “Ya Resûlullah, bugün buraya başka bir şey için daha geldik. Sen sadece camiler için değil, liderler, komutanlar, siyasetçiler için de örneksin. Bunun için de buraya geldik. Asıl seni bunlar örnek almalıdır. Zaten seni örnek almadıkları için değil midir ki bugün İslam dünyası kan ağlıyor. Bugün İslam âleminin tepesinde öyle liderler var ki kedi gibi. Hiçbir kâfir onlardan korkmuyor. Onlar ancak Müslümanlara kan ağlatıyorlar. O liderlerin zindanları Müslümanlarla dolu. Bu gün biz söz veriyoruz. Bu liderleri sana benzeteceğiz. Seni örnek almak zorundalar bunu göstereceğiz. Ya bunlar sana benzeyecek ya da defolup gidecekler biz bunun için buradayız.” ifadelerini kullandı.
Bu gün alana milyarlarca selam ve salavatlarla, tekbirlerle geldiklerini belirten Göktaş hoca, Kutlu Doğum etkinliğinin yapıldığı alandan, arşa nur yükseldiğini, arştan da alana nur indiğini söyledi.
“Riyad yanına yakişi değil mi ya Resul Allah?”
6-8 Ekim katliamında şehit edilenleri de unutmayan Göktaş, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Geçen şurada ellerinde Tevhid bayrağı dalgalandıran Yasin'i sana gönderdik. Hasan'ı Cumali'yi sana gönderdik. Riyadı sana gönderdik şimdi onların senin yanında olduğuna inanıyoruz Ey Allah'ın resulü. Riyad yanına yakişi değil mi ya Resulallah?”
Selamlama konuşmalarında sonra Cahit Kılıç, Musab Şanlı, Nezir Güler ve M. Nur tarafından okunan Kürtçe Mevlit büyük bir coşku ve heyecanla okundu. Mevlidin okunması esnasında halktan cezbeye girenlerin ve özellikle Peygamber efendimizin babasının vefatının konu alındığı bölümde ağlayanların olduğu görüldü.
Mevlidin okunmasından sonra sahneye çıkan Yunus Emiroğlu, Allah Resulü Hz Muhammed'e ithafen yazılan ‘Merhaba Yar' şiirini, Özlem Ajans sanatçılarından Selami Güneş, M. Nur ve Hikmet Kıvançiçek ile Muhammed Taha, Tale El Bedru ilahisini Arapça, Kürtçe ve Türkçe seslendirdi.
Daha sonra platforma gelen Molla Abdulbari Çelik, “Eşsiz Önder Hz Muhammed” içerikli Kürtçe bir konuşma yaptı. Çelik, müslümanlar olarak tabi olduğumuz Hz Muhammed'in kadir ve kıymetinin Kur'an-ı Kerim ile sabit olduğunu ve Allah'ın onun ismini kendi ismi ile zikrettiğine vurgu yaptı.
“Zalimler kaybetmeye mahkûmdurlar”
Peygamber efendimizin hiçbir zaman zulüm karşısında boyun eğmediğini ve “Ya Muhammed Seni öldürmek için bu atı yetiştiriyorum” diyen Umeyye bin Halef'e, inşallah seni ben öldüreceğim diyerek karşılık verdiğini ve zulme karşı asla boyun eğmediğini söyledi.
Çelik, “Zira tarihte nasıl ki Firavun Musa'nın karşısında, Nemrut İbrahim'in karşısın Ebu Lebep Ebu Cehil ve diğer müşrikler Hz. Muhammed'in karşısında kaybettiler ise bu günde İslam'a saldıranlar, Müslümanlar saldıranlar kaybetmeye mahkûmdurlar. Yasin'in, Cumali'nin, Riyad'ın, Turan'ın kanının yüzlerine sıçradığı zalimler kaybetmeye mahkûmdurlar. İnşallah nasıl ki Ebu Cehil, Ebu Lehep ve Mekkeli müşrikler o kanda boğuldular ve kaybettiler ise bu dönemlin zalimleri ve dinsizleri de bu kanda boğulacak ve kaybedeceklerdir.” dedi.
Daha sonra Türkçe konuşmayı yapmak üzere platforma gelen Siyer Araştırmaları Vakfı Başkanı M. Emin Yıldırım, Allah'ın Resulüne ve onun sahabeleri ile İslam şehitlerine ve 6-8 Ekim olaylarında katledilenlere selam gönderdi.
“Şu Diyarbakır'ı niye bu kadar seviyorsunuz? diye soruyorlar”
Yıldırım, konuşmasının başında meydandakilere yönelerek, “Ümmetin yetimleri idiniz, ümmetin gururu oldunuz. Siz Peygamber sevdasının nasıl ortaya konulduğunu bir kez daha tüm dünyaya gösterdiniz. Şu Diyarbakır'ı niye bu kadar seviyorsunuz? diye soruyorlar. Ben şu kadarını söyleyeyim ki, sabahtan beridir 20'ye yakın genç bana geliyor ve ‘hocam dua et Allah yolunda şehit olayım” diyor. Kurban olduklarım ben sizi sevmeyim de ne yapayım? Bu güzel toprakların güzel yiğitleri asr-ı saadetin bir daha yaşanacağını sizler bir kez daha gösterdiniz tüm dünyaya.” diyerek yaşadığı duyguları dile getirdi.
“Peygamber sevdamızı sadece sözde bırakmayacağız”
“Peygamber sevdamızı sadece sözde bırakmayacağız” diyerek yaşanan bu aşkın tüm dünyaya taşınması gerektiğine vurgu yapan Yıldırım, bu aşkın yayılmasına kimsenin engel olamayacağının da altını çizdi.
Yıldırım, “Zannetmeyin ki Hüseyin'in akıttığı kan heder oldu. Zan etmeyin ki Yasin'in Riyad'ın akıttığı kan heder oldu. Onların akıttığı kan, şu analarımızın gözyaşları ile büyüyecek, tomurcuk verecek ve tüm dünyaya yayılacaktır. Vallahi bundan sonra benim ümidim bir ise on oldu. İnkârcılara korku saldınız. Bir kez daha Peygamber sevdası adına ortaya bambaşka bir kamet koydunuz.” dedi.
Yıldırım'ın konuşması sonrası Kutlu Doğum Programı çerçevesinde okunan salavat Yasin ve tesbihatların sayısı açıklandı.
Yapılan açıklamada bu güne kadar kendilerine ulaşan salavat sayısının 70 milyarın üzerinde olduğu, yüzbinlerce Yasin-i Şerif ve on binden fazla ise Hatim ve tesbihatın çekildiği belirtildi.
Konuşma sonrası okunan ilahilerle yüzbinlerin doldurduğu alanda coşku adeta doruğa çıktı.
Özcan Atsat, Bilal Güler, Selami Güneş, Nurullah Kuray, Özcan Güner ve Mahfuz Aktekin'in okuduğu ilahiler ve marşlarla birlikte alanı dolduran halk büyük halkalar şeklinde halaylar çekti. Program İlahiyatçı-Yazar Özkan Yaman'ın okuduğu duayla sona erdi. (İLKHA)
www.dogruhaber.com
Güncelleme Tarihi: 19 Nisan 2015, 22:28