Yol ve yolların ehemmiyeti ile ilgili daha önce bir düşünce demeti sıraladığımı bilen biliyor.
Memleketi kimler yönetirse yönetsin; şayet şehrin yollarına, sokaklarına ve kaldırımlarına yeterince mesai harcamaz ve önemlilik arz etmezse; yönetsel grup ve takım olarak, hiç bir topluluk ve bireyin kalbinde uzun vadeli yer edinme şansına sahip ol(a)maz.
Hele bu pasiflik hallerine sürekli devam eder ve yerel yönetselin önemli bir ilkesi olan “şehri güzelleştiren yollardır.” Vecizenin gerekliliğine ihmal getirirse; toplumsal etnisite, kültürel ve mezhebi zeminde bir renk cümbüşü içinde yaşamlarını sürdüren halkların beğenisine ve desteklerine mazhar olamayacağı da aşikârdır.
Mardin, bu renk cümbüşünün verdiği farklılık/farkındalık imajı sayesinde; tüm yerel ve merkezi yönetimlerinin uygulayacağı güzellikleri hak eden bir şehirdir.
Bu vesileyle son sekiz yıldır; hem merkezi hükümettin, hem de yerel yönetimlerin; Mardin’in yollarına ve kaldırımlarına yeterince meyillenmemiş ve el atmamıştır. Aksine, olan yolların da daha fazla işgal edilmesine göz yumulmuştur. Millet ve kamuya ait yolların, kaldırımların ve caddelerin peşkeş çekilmesine müsaade etmiştir.
Mardin’in insan kaynağı (nüfusu) ve vasıta âdeti, yıldan yıla artmaktadır. Bunun yanında şehrin göbeğinden geçen ve iki yönde akan yolu; Midyat, Nusaybin, Yeşilli, Dargeçit, Batman, Diyarbakır, Şırnak-Cizre, Ömerli ve Savur’dan gelen ve giden vasıtaların yoğun bir şekilde kullandığı güzergâhlardır. Bunun yanında il’in kendisine ait trafik yoğunluğunu da bu güzergâha eklediğiniz zaman, iş tamamen çığırından çıkmaktadır.
***
“Birde Ankara, İstanbul ve Diyarbakır trafiğini düşünün, Mardin trafiği bunların yanında masumdur.” Diyebilecek yöneticilerimizin varlığından haberim var. Vizon sahibi yöneticiler ve yerel idareciler; alacakları tedbirlerle önceden olacak vakaları tahmin eden kişilerdir. Biz trafik yoğunluğundan çok, şehrin alternatifsiz yollarından bahsediyoruz. Bu güzergâhlar için önlem alınmazsa ve Mardin için bir çevre yolunun acilliyetine inanılmazsa; trafik ışıklarında durma kuyrukları Diyarbakır yönüne gidenler için, Kadın Doğum Hastanesinin önünden başlar. Eski Mardin yönüne gidenler için de, kuyruk; Yeni Devlet hastanesini rahatlıkla geçer. Tek yol ve alternatifsiz güzergâhlarla trafik sıkışır, sinirler gerilir ve fatura hem yerel, hem de merkezi yönetime pay edilir.
Ne edilir ne edilmez..!
Şehrin içinden ilçelere giden vasıtalar için ve normal trafik akışının yoğunluğunu azaltmak için; Mardin’e çevre yolu lazımdırrrrrrrrrrrrr…..!
Bir an önce yapılacak çevre yolu ile şehrin gelecekteki trafik akışı rahatlar, belirli vakitlerde trafik yoğunluğu azalır. Şehrin ortasından geçen yoldan dolayı; arabaların sebebiyet verdiği gürültü kirliliği sona erer. Egzoz dumanı ile şehrin havası kirlenmez ve çocuklarımıza temiz bir hava ve çevre hediye etmiş oluruz.
Mardin’e çevre yolunun yapılması için tüm sivil anlayışlarının ve STK’ların baskı unsuru olarak harekete geçmeleri ve bu uğurda kamuoyu oluşturmak için çaba göstermelerini temenni ediyorum. Aksi takdirde hepimiz; bu yol ve kaldırımlarda perişan oluruz…
Not: Trafik ışıklarının çalışmadığı (her halükarda çalışması gereklidir) dörtlü kavşakta trafik kazasında, hayatın baharında yaşamını kaybeden “Zekiye Pala” öğretmenimize; Allahtan rahmet diliyor. Sevenlerin, ailesinin ve eğitim camiamızın başı sağ olsun diyorum
Vesselam…
Tekin Oruç