Son günlerde Özelikle Şırnak’ın Cizre ilçesinde eğitim müesseselerine yapılan saldırıları şiddetle kınayan kanaat önderleri bu tür girişimlerde bulunanların halkın iyiliğini istemeyen kirli oyunların içinde bulunanların olduğunu kaydediyor. Eğitimsizliğin en büyük acılarını ve zorluklarını doğu ve güneydoğu bölgesi haklarının çektiğini kaydeden kanaat önderleri, eğitim müesseselerine yapılan saldırılar ile zarar görenlerin yine bölgenin çocukları olduğunu kaydediyor.

STK temsilcileri ve kanaat önderlerinin görüşleri şöyle:

Kızıltepe Sivil Toplum Örgütleri Platformu Sözcüsü Mehmet Şerif Öter: Barış istiyoruz diyenler kan üzerinden siyaset yapıyor. Çok kirli oyunlar oynanıyor. Bizim geleceğimiz olan çocuklara yapılan saldırılar oynanan oyunların ne kadar kirli olduğunun gösteriyor. Birileri insanları yaşama tutundurmaya çalışırken birileri ise hayattan koparmak istiyor. Yalan ve fitneden beslenenler rantları kesildiği için son çırpınışlarını veriyor. İlim yuvalarına yapılan saldırıları nefretle kınıyoruz.

  Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Şahin: Özelikle kurumlara eğitim kurumlarına, dershanelere, eğitim veren müesseselere zarar verilmesi kesinlikle kabul edilemez. Hiçbir kurumun veya hiçbir esnafın kepengine dahil bir taşın gelmesini tasvip etmiyoruz. Çünkü en büyük sıkıntıları yaşayan bu bölge insanımız. Bu gölgede en ufak bir huzursuzluğun gerçekleşmemesi lazım. Buna şiddetlen karşıyız ve bunu şiddetle de kınıyoruz. Okumanın hiç kimseye zarar yok bir faydasından başka. Hele hele kurumlar. Yeni gençler okumuşluğun sıkıntısı çeken insanlar, askerlikten şurada burada kendini ifade etmede karşılaşılan zorlukların en çok yaşayan Doğu ve Güneydoğu insanlarımızdır. Bu insanların özelikle gençlerden çok çok istirham ediyorum. Bu sürece layığı ile katkı sunmalarını onlardan bekliyoruz ve bu sürece ve eğitim kurumlarına en ufak zararın gelmesini tasvip etmiyoruz.

  Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mahmut Dündar: Eğitim, yani okullar yandıysa kimseye bir faydası olamaz. Zararı olur. Burada kimsesiz çocuklar var, fakir çocuklarımız var, parasız okutulan çocuklarımız var. Burada bazı insanlar bir hizmet yapıyorsa Allah razı olsun. Bu Kürtçe’de Türkçe ile de olsa ilim ilimdir. Bize kim bir kelime öğretse bizim onun elini öpmemiz lazım. Yani bu bir yanlıştır. Bu olaylar o çocuklara eziyet vermek çocukların yarın başka taraflara çektirmek içindir. Bunun iyi düşünmemiz lazım. Benim görüşüm bu olayları yapanlar bölge insanları değil.  Bazı yerlerden bunları tetikleyenler var. Bu sürece en çok sevinen bölge halkıdır.

  Mardin MÜSİAD Başkanı Mehmet Ali Dündar: Son dönemlerde özelikle eğitim kurumlarına yapılan insafsız ve hak ve hukuka uygun olmayan saldırılar hepimizi derinden üzmektedir. Şunu iyi bilmemiz lazım ki bizim bölgemizin temel sorunlarından biri eğitimdir. Ve eğitim biz kalifiye bir şekilde oturttuğumuz da halkımızın bilinçlenmesini sağladığımızda barış ortamını daha rahat sağlayabileceğimizi düşünüyoruz. Bu anlamda çocuklarımızın eğitim gördüğü kurumlara yapılan saldırıları şiddetle kınıyoruz. Yapılan provokasyonların çözüm sürecini baltalamaya yönelik çalışmaların dışında insan canına, insan hayatına ve değerlerimize yönelik bir saldırı olarak algılıyoruz. Bu nedenle bu provokasyonlara alet olmamak için herkesin sağduyulu olmasını bekliyor, çözüm sürecinin sekteye uğramaması için herkesin tekrar tekrar elini taşın altına koyması ve bu konuda duyarlı olmasını bekliyoruz.

Hikmet-Der Başkanı Ali Özgüç:  İnsan olan bu oyunlara gelmemesi lazım. Bu provokasyonlara alet olunmaması gerekir. Özelikle Cizre’de kurslara veyahut yurtlara saldırılarda en çok zarar gören çocuklar oluyor. Bu çocuklar, bu gençler bu yörenin çocukları. Bunlar ne başka yerlerden gelmemiş. Çocuklar nereden gelirse masumdurlar ve çocuklara asla ve asla saldırı  olamaz. Bunu yapanlar kesinlikle ne eğitimden ne öğretimden hata insanlıktan nasibini almamış insanlardır. Eğitimi olmayan bir millet kesinlikle geride kalmıştır ve hep cehalet içinde kıvranmıştır. Eğitim müesseseleri herkesin müesseseleridir ve bu yörede kurulan müessesler bu yörenin insanlarına hizmet veren müesseselerdir. 30 sene önce eğitimin yüzünü göremeyen, üniversiteyi göremeyen hatta üniversiteyi düşünmeyen binlerce yüzbinlerce insanımız vardı. Bu eğitim müesseseleri sayesinde artık bu bölgenin Kürt milletinin binlerce, yüz binlerce çocukların gözü açılmış, üniversiteleri düşünüyor ve artık öğretmen olmak istiyor, doktor olmak istiyor, mühendis olmak istiyor, siyasetçi olmak istiyor. Bütün bunlar bizim için kazançtır. Bizim için bölge için kardır. Kesinlikle herkesin bu müesseseleri desteklemesi, yardımcı olması katkıda bulunması gerekir.

Molla İsmail Akgüç: Biz barış için sulh için dua ediyorduk. Allah bu günleri kısmet etti. Şuan an barış süreci sürüyor. Sonuçlanması için dua ediyoruz. Herkes bu konuda dua etmeli ve olumlu bitmesini istemeli. Sulh tüm Türkiye için önemli. Türkiyeliler olarak sulhun yanında yer almalıyız. Sulhu istemeyenlere karşı kardeşçe ele ele tutuşmalıyız. Sulhu istemeyenlerin bu vatanın çocukları olduğunu düşünmüyoruz. Bunlardan dışarıdan kışkırtıldığını düşünüyoruz.