DTK Eş Başkanı Tuğluk: “Devlet değil, demokrasi istiyoruz”

DTK’nin Diyarbakır’da 2 gün sürecek 7. Olağan Genel Kongresi başladı.

DTK Eş Başkanı Tuğluk: “Devlet değil, demokrasi istiyoruz”
Kayapınar Belediyesi Spor Kompleksi’nde yapılan kongreye Türkiye ve Avrupa’dan çok sayıda konuk katıldı. Kongrede yaptığı konuşmada “Devlet değil, demokrasi istiyoruz” diyen Tuğluk’un mesajları dikkat çekti.
 
Yüzlerce delege ve vatandaşın katılımıyla devam eden DTK’nin 7. Olağan Kongresi çeşitli bölgelerden gelen delege ve üyelerin konuşmalarıyla devam ediyor. Kongre açılışında yaptığı konuşmada çözüm sürecine bağlı olacaklarını dile getiren Tuğluk, “Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok, herkes rahat olsun. Türk halkı korkmasın, tek çatı altında çözüm ve barışı yapacağız. Biz devlet değil, demokrasi istiyoruz. Kendi kendimizi yönetmek istiyoruz ama ayrılarak değil. Özgürlüğümüzü de pazarlık konusu yapmayız. Çözüm süreci nihayete erdiğinde Kürdlerden çok Türkler kazanacak. Kürd siyasetinin kendi içinde demokrasi sorunu var” ifadelerini kullandı.
 
Ahmet Türk: Ulusal kongre hayata geçirilmeli
 
Kongreye HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan, HDP’li milletvekilleri, Suriye, İran ve Irak Kürdistanı’ndan davetliler ve partililer katıldı. Kongreye ayrıca İran KDP MYK üyesi Muhammed Salih, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nden YNK, Goran Hareketi  ve KNK temsilcileri ile Rojava’dan davetliler katıldı. 
 
Kongrenin yapıldığı salona Kürdçe ve Türkçe  “Özerk Kürdistan şiarıyla ulusal birlik ekseninde buluşuyoruz”, “Kürdistan devrimi gençlik ve kadın devrimidir”, “Demokratik ulusu ve özgür yaşamı inşa ediyoruz” yazılı pankartlar asıldı. Kürdistan Ulusal Marşı Ey Reqîp’in okunmasından sonra HDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, Abdullah Öcalan’ın gönderdiği mesajı okudu. Öcalan mesajında, Ortadoğu coğrafyasının kaotik bir altüst oluşu yaşadığını, dayatılan tüm hegemonik politikalara karşı halkların tarihi bir ayağa kalkış ile insanlığa yeni bir doğrultu çizmeye çalıştığı kritik bir dönemden geçtiklerini söyledi.
 
Ortadoğu’daki sorunların kaynağında ulus devlet mantığının olduğunu kaydeden Öcalan, mesajında “Bundan dolayıdır ki, tarihin en kanlı saldırılarına maruz kalmış Kürdistan coğrafyası ve halkı güncelde de kapitalist modernist güçlerin ve onların öne sürdüğü tetikçi çetelerin en vahşi saldırılarının hedefi haline gelmiştir. Bu vahşi cendereden kurtulmanın ve insanlığı kurtarmanın yegane yolunun özgür bireylerin oluşturduğu politik ve ahlaki örgütlenmeyi esas alan özgür toplum olduğu gerçeğinin altını tekrar önemle vurgulamak isterim. Özcesi, devletçi zihniyeti aşan toplumcu bir demokratik çözüm mekanizmasını kurmamız gerektiğini belirtmekteyim.” ifadelerine yer verdi.
 
Divanın oluşmasından sonra kongrenin açılış konuşmasını DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk yaptı. Konuşmasına, ’Kendi kendimizi yönetmek istiyoruz. Ama bunu asla ayrılma bölünme biçimiyle değil daha çok özerkleşerek ve özgürleşerek yapmak istiyoruz.’  İfadeleriyle başlayan Tuğluk, bunda Türk halkının kaygısının olmaması gerektiğini söyledi.


 
Tuğluk konuşmasının devamında, ’Tek çatı altında çözüm ve barışı yapacağız. Türkü Kürde, Kürdü Türk’e vurma oyununa hep birlikte son vereceğiz. Egemenler bin yıllık bu tarihsel ilişkiyi saltanatları sürsün diye bozmak istediler. Kürdler devletten dışlandı ve soykırıma tabi tutuldu. Artık şiddete dayalı bu ilişki kıskacından sıyrılmalıyız. Çözüm sürecinin de amacı budur. Tarihi bir çözüm içinde koşullar uygundur. Herkes rahat olsun. Kimsenin devletin de  iktidarında gözümüz yok. Böyle bir siyaset arayışına tenezzül etmeyiz. Kürdlerin ve onun önderliğinin bu konuda gösterdiği özverinin kıymetinin bilinmesi gerekiyor. Kürt siyasal hareketi eğer pragmatist ve konjonktürel yaklaşmış olsaydı emin olun ki bugün mevcut durumdan çok daha büyük kazanımlar elde edebilecek konumdaydı. Ancak ilkesel yaklaşarak demokratik yaşam sürecini herkes için başlattı.’ diye konuştu.
 
“Devlet değil demokrasi”
 
Tam demokratik Türkiye ve özgür Ortadoğu’dan yana olduklarını anlatan Tuğluk, ’Açıkça ve altını çizerek belirtiyorum. Kuzey Kürdleri olarak biz demokratik ulus çözümünü esas alıyoruz. Bu çözüm modelini devletçi ve milliyetçi çözümlerin alternatifi olarak sunuyoruz. Devlet değil demokrasi talep ediyoruz.’ dedi.
 
Ortadoğu’da devlet ve milliyetçilikte ısrarın felaket getirdiğini iddia eden Tuğluk, Irak ve Suriye’nin içinde bulunduğu durumu örnek gösterdi. Tuğluk, 'Ulus devlet halklara kölelikten başka bir şey getirmedi.' dedi. Konuşmasının devamını parti içi demokrasiye ayıran Tuğluk, “Kürt siyasetinin kendi içindeki demokrasi sorunu de oldukça ciddiyet arz ediyor. 21. Yüzyılın ilk çeyreğinde her konuda farklı söylemleri 'bize liberal demokrasiyi dayatmayın' denilerek karşılayamayız. Sorun şu ki değerli arkadaşlarım kendi içimizde liberal demokrasiyi aşacak ifade özgürlüğünü daha sağlayamıyorsak biz hangi komünal yaşamı kuracağız. Farklılıkların birlikteliğinin tartışıldığı bir durumda halen kendimizi evin sahibi gibi sıfatlandırarak nereye nasıl varacağız. Maalesef ufuksuzluk baskı ve şiddete eğilim karşı tarafı yok sayma ve zaman zaman totaliter yaklaşımlar, değer ve birikimlerin hoyratça kullanımı ve popülizm hastalığı tüm bu hususlarda Kürd siyaseti olarak rüştümüzü yeniden ispatlamakla karşı karşıyayız.” dedi.

 
“Kürdistan toprakları kutsaldır”
 
 DTK Eş Genel Başkanı Ahmet Türk ise, “Kürdistan toprakları, kutsal topraklardır. Bugün Kürd halkının geleceğini karartmaya dönük saldırılarla karşı karşıyayız. Bugün IŞİD çetecilerini önümüze koymuşlar ve geleceğimizi karartmak için kendi hizmetlerinde kullanıyorlar. Güney Kürdistan’da bu kirli IŞİD saldırılarına karşı anlamlı bir çalışma var. Bugün Kürt halkını boğmak isteyenler halkın birliğiyle boşa çıkartılacaktır. Bugün Kürd halkı birliğini kurmuştur. Ama eksiklik Kürd siyasetindedir, siyasetçilerindedir. Kürdistan’da stratejik bir siyasetle hareket etmeliyiz. Halkın talebi budur. Bugün DTK’nin kongresinde, bütün Kürd siyaseti ve siyasetçilerine çağrı yapıyoruz. Bu Kürd birliğinin yaşama geçirilmesi gereken gündür’ ifadelerini kullandı.
 
Eş başkanlarının konuşmalarının ardından karar ve tasarı komisyonları oluşturulduktan sonra ara verildi. Verilen aranın ardından kongre, delegasyon içerisinde yer alan 52 farklı halk ve inanç temsilcilerinden Ezdî, Süryani, Alevi ve Ermeni delegasyon üyeleri kongreyi selamladı.
 
Kongre, ardından basına kapalı devam etti. Bu arada ilk kez resmi bir kongrede Kürdistan Ulusal Marşının okunması dikkat çekti. (r.s)

http://www.basnews.com

Güncelleme Tarihi: 06 Eylül 2014, 17:22

derik47

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER