Mardin'in Artuklu ilçesinde yaşayan iki aile arasındaki husumet DTK’nin kurduğu barış komisyonu tarafından verilen çabalar neticesinde barış yemeğiyle sonlandırıldı.
Mardin’de Bozkuş ve Amak aileleri arasında 14 Ağustos 2013 tarihinde Mardin Emniyet Müdürlüğü yakınlarında park nedeniyle çıkan kavgada uzun namlulu silahların kullanılması sonucunda 1 kişi ölmüş, 3 kişi de yaralanmıştı. Aileler arasında böylece yaşanan husumet, devreye giren Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Ahmet Türk ve DTK Barış Komisyonu, aile bireylerinin barıştırılması ile son buldu. Mardin Yay Grand otelinin salonunda düzenlenen ve HDP Kars Milletvekili Mülkiye Birtane’ni yanı sıra bölgeden birçok milletvekili ile DBP ve HDP Mardin il ve Diyarbakır Su ilçe örgütleri ile ilçe yöneticileri, bölge belediye başkanları, belediye encümenleriyle 5 bine yakın yurttaş katıldı. Kuran’ın okunması ile başlayan ve barış yemeği, dua ve konuşmalarla devam etti. Aile fertlerinin bir araya geldiği yemekte, taraflar ve davetliler Kur’an-ı Kerim’in altından geçerek tokalaşarak, kucaklaşarak barış sağlandı. Daha sonra taraflar ve misafirler hep birlikte kurulan salonda topluca birlikte yemek yedi.
Amak ailesi adına Derviş Amak ve Bozkuş ailesi Ferhan Bozkuş, birer kısa konuşma yaparak barışın sağlanmasında emeği geçenlere teşekkür ettiler.
DTK Başkanlık Divanı Üyesi HDP Kars Milletvekili Mülkiye Birtane, barışta emeği geçenlere teşekkür ederek, “Biz bu tür hadiselerin hiçbir zaman yaşanmasını istemeyiz”dedi.
Birçok aşiretin ileri geleninin de hazır bulunduğu barış yemeğinde konuşan Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Ahmet Türk, bölgenin en çok ihtiyaç duyduğu dostluk ve kardeşliğin geliştirilmesiyle mutlu olunabileceğini söyledi. Türk, ailelerin barışmasına çok sevindiklerini belirterek bu konuda emeği geçen herkese teşekkür etti.Barış vesilesiyle bir araya gelmekten çok mutlu olduğunu dile getiren Türk, bu barışın bütün Ortadoğu’da da gerçekleştirilmesini arzu ettiklerini söyledi. Ahmet Türk, iki aile arasında yapılan barışın kalıcı olmasını temenni ederek, “Ortadoğu’da yaşana Kürt, Arap, Süryani, Ezidi ve Ermeniler olarak kardeşliğimizi büyütürsek işte o zaman özgür bir hayata kavuşuruz. Bu bölge hepimizindir, bu bölgede 5 bin yıldır hayatımızı devam ediyoruz. Kobanê ve Şengal’de saldırıları var. Yani burada yaşayan Kürt Arap Süryani herkesin özgürlüğünü ve yaşamını elden almak isteyen bir saldırı ile karşı karşıyayız. Bizler aslında bu saldırılara karşı durmalıyız birbirimize karşı değil” diye konuştu.
Güncelleme Tarihi: 01 Şubat 2015, 22:40