İnsan vücudunda günlük fonksiyonların yerine getirilebilmesi için besinlere ihtiyaç duyulur. Tüketilen besinler vücutta fiziksel aktivite ve biyolojik işlevler için gereken enerji kaynağını oluşturur. Yediğimiz besinlerin içerisinde yer alan üç temel besin ögesi vardır. Bunlar karbonhidrat, protein ve yağlardır. Makro besin ögeleri olarak adlandırılan bu üç temel gruba ek olarak mikro besin ögeleri olan vitamin ve mineraller de besinlerle birlikte vücuda alınan diğer bileşenlerdir. Sindirim, solunum, boşaltım, solunum, dolaşım, sinir, iskelet ve kas sistemlerinin sorunsuz bir şekilde çalışması, hormonlar ve vücut salgılarının sağlıklı bir şekilde üretilmesi, motor becerilerle bilişsel fonksiyonların sağlıklı bir biçimde devam ettirilmesi için vitamin ve minerallere olan gereksinimlerin tam olarak karşılanması çok büyük bir öneme sahiptir.
Sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivitenin katkısı ile olduğunuzdan daha genç
görünmeniz mümkün. Yaşam süreleri, kişilerin vücutlarına iyi bakmalarına
paralel olarak uzar. Yaşlanma her ne kadar önlenemez bir süreç olarak ifade
edilse de; günümüzde yaşla bağlantılı hastalıkları ve yol açtıkları sorunları
ertelemek, geciktirmek veya önlemek mümkün olabiliyor. Modern tıp, yaşam
süresinin uzunluğu kadar, yaşam kalitesinin artırılması için de yoğun
araştırmalara önderlik ediyor. Bugün, özellikle tıpta geliştirilen tedavi metotları,
check-up programları ile hastalık tanısının ilerlemeden, erken konması ve
hastalıklara karşı alınan önlemler, artan hijyen bilinci ile bireylerin yaşam
sürelerini uzatmak artık daha kolay olmaktadır.
Sağlıklı beslenme neden önemlidir?
Vücut fonksiyonlarının sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesi için protein, karbonhidrat, yağ, vitamin, mineral ve diyet lifleri besinlerle birlikte yeterli miktarda vücuda alınmalıdır. Bunun için her besin türünden yeterli miktarda ve aşırıya kaçmadan tüketilmeli, diyette çeşitlilik sağlanmalıdır.
UNUTMAYIN;
un, şeker, yağ ve tuz yaşlanmaya neden olur.
Alkol ve sigara erken yaşlandırır.
Ayrıca güneşin zararlı etkilerinden korunmalı, sigara, kafein, alkol gibi
zararlı alışkanlıklardan uzak durmalısınız.
Sağlıksız beslenmeye bağlı olarak görülebilen sorunlar nelerdir?
Dünya üzerinde sıklıkla görülen kronik hastalıkların pek çoğu beslenme ile doğrudan bir ilişki içerisindedir. Buna ek olarak sağlıksız ve dengesiz beslenme ile enfeksiyon hastalıkları başta olmak üzere birçok akut hastalığın da ortaya çıkış riskinde artış söz konusudur. Ülkemizde ve dünyada beslenmeye bağlı olarak en sık görülen sağlık sorunu obezitedir. Fazla kiloluluğun ileri bir boyutu olan obezite; kalp ve damar hastalıkları, diyabet, hormonal hastalıklar ve metabolik sendrom gibi birçok hastalığın en önemli risk faktörlerinden bir tanesidir. Sağlıksız, dengesiz veya yetersiz beslenme durumunda ortaya çıkan kötü beslenme tablosu, tıp dilinde malnütrisyon olarak adlandırılır. Malnütrisyon ile birlikte sıklıkla görülen sağlık sorunlarından bazıları şunlardır:
- Vitamin ve mineral eksiklikleri
- Zayıflık
- Tiroid hastalıklar
- İnfertilite (kısırlık)
- Büyüme ve gelişim geriliği
- Sık geçirilen enfeksiyonlar
- Unutkanlık, konsantrasyon güçlüğü ve bilinç bulanıklığı
- Yorgunluk ve halsizlik
- Anemi (kansızlık)
- Organ fonksiyonlarında bozulmalar
- Kemik ve eklem hastalıkları
- Kas kaybı (sarkopeni) ve kas gücünde azalma
Sağlıksız, dengesiz, yetersiz veya aşırı beslenmenin uzun süreli olarak devam etmesi halinde çok daha ciddileşebilen ve ölüme kadar ilerleyebilen sağlık sorunlarının ortaya çıkması söz konusu olabilmektedir.
Yaşlanmanın belirtileri
Yakını görme yeteneğinin ve işitmenin azalması, cildin kırışıp sarkması,
saçların dökülmesi, aynı miktarlarda besin tüketmek ve egzersizi sürdürmenize
rağmen kilo almanız, bel ölçünüz, vücut yağlanmasının artması ile bel ve karın
bölgesinde birikmesi, kan basıncı (tansiyon), şeker (diyabet), kandaki yağ ve
kolesterol seviyelerinin yükselmesi, daha fazla ısıya duyarlı oluşunuz, bellek
sorunları, çabuk yorulma, cinsel istekte azalma, uyku sorunları gibi belirtileri;
yaşlanmanın göstergeleri olarak tanımlayabiliriz.
Ruhunuzu beslemeye de özen göstermelisiniz
Çevrenizde aile fertlerinizi, dostlarınızı toplamalı, sosyal yaşantınızda aktif olmalı, olumlu düşünmeyi âdet edinmelisiniz. Yaşlılıkta kendinizle ve çevrenizle barışık, dinamik ve üretken olabilmek, yaşamdan zevk almak; daha sağlıklı olmayı beraberinde getiriyor. Psikolojik yaşınız, yani kendinizi hangi yaşta hissettiğiniz de önem kazanıyor. Sürekli işlere yetişmek zorunda olduğunuzu düşünebilirsiniz, aşırı yoğun bir yaşam tarzının yarattığı devamlı stres, zihninizi ve bedeninizi aşırı yorar. Yavaşlamak, durmak ve hayattaki küçük zevklerden her fırsatta keyif almak için zaman yaratın. Tatil yapmayı ihmal etmeyin; seyahat etmek de enerjinizi yeniler.
Yaşlanma, bireyler için kaçınılmazdır ancak herkes aynı hızda yaşlanmıyor. Bu süreci yavaşlatmaksa günümüzün en çok araştırılan konuları arasında yerini alıyor.
Yaşlanmada rol oynayan faktörler:
- Serbest radikaller
- Genetik yapı
- Yaş ile birlikte bazı hormonların düzeyindeki azalma
- Bağışıklık sistemindeki zayıflama
Uzun ve sağlıklı yaşayanların ortak özelliği ne yedikleri ile ilgili değil. Bence bu işin sırrı; hayat boyu kilolarını koruyup beslenmelerinde yüksek kalorili olanlar yerine daha sağlıklı ve az kalorili olanları tercih etmemelerinde yatıyor. Ben de et ile birlikte ot yemenizi yani et ve sebze birlikteliğini öneriyorum.
Sağlıklı beslenmelisiniz
- Beslenmenizde daha fazla lif olsun.
- Sebze ve meyveye ağırlık verin. Vücudun ihtiyacı olan vitamin ve mineralleri doğal yollardan sebze ve meyve tüketerek sağlamalısınız.
- Tüm besin gruplarından yeterli miktarda alarak dengeli bir şekilde beslenmeye çalışın.
- Tahıl ürünleri, zeytinyağı, balık, yağsız et, az yağlı süt tüketin ve bol bol su için.
- Fazla yağ alımını kesin. Beslenmenizde kötü yağları kesmek; kalp hastalıkları, obezite ve diğer birçok hastalık riskini azaltmaya yardım edebilir. Eğer yağ yiyecekseniz daha çok iyi, doymamış türünü yiyin.
- Antioksidanlar ile hücrelerin erken yıpranmasının önüne geçebilirsiniz ancak bu maddeleri de yeterli miktarda almak gerekir. Her şeyde olduğu gibi fazlası, yarar yerine zarar getirir.
Dış görünüşünüze önem vermelisiniz
Giyiminize özen göstermelisiniz. Unutmayın; renkler ve spor giyim, insanları hem daha genç hem de daha canlı gösterir.
Fazla kilolardan kurtulun
Kilolu olmamaya özen gösterin. Bir manken inceliğinde olmanız gerekmez ama herkes sağlıklı olacağı bir kiloyu koruyabilir. Fazla kilolar ve duruş bozuklukları da bireyleri olduğundan daha yaşlı gösterir. O halde olabildiğince dik durmalı, postürünüzü korumak için direnç egzersizleri yapmalısınız.
Bedeninizi koruyun
Sağlık kontrollerinizi kesinlikle ihmal etmeyin ve zamanında yaptırın. Uykuya ve dinlenmeye yeterli zaman ayırın. Stresten uzak kalmalı veya etkilerini azaltmak için rahatlatıcı yöntemlerden yararlanmalısınız.
Zihinsel aktivitelerde bulunun
Bir hobiniz olsun, öğrenmeyi asla durdurmayın. Beynin yaşlanmasının önüne geçmenin kesin olan bir yolu, onu yeni bilgilerle beslemektir. Sosyal olmayı seçin; beyninizi aktif ve meşgul tutmanıza yardım eder. Arkadaşlarınız ve sevdiklerinizle zaman geçirmek kendinizi genç hissettirir.
Doğru aynen öyle