Yök'ün Mardin Artuklu Üniversitesi'ne Kürtçe öğretmen yetiştirmek için verdiği 500 kişilik kontenjanı 250'ye indirmesi ve formasyonu olmayan öğrencilere formasyon vermeyeceği kararından sonra, Kürtçe öğretmen adayları, bugün rektörlük önünde protesto eylemi yaptı.
Mardin Artuklu Üniversitesi, Seçmeli Kürtçe Dersi Tezsiz Yüksek Lisans Programı'na kesin kayıt yaptıran 500 adayın Yök tarafından 250'ye indirilmesi ve pedagojik formasyonu olmayan 234 adaya pedagojik formasyon izni verilmediğine gerekce göstererek, Seçmeli Kürtçe Dersi sürecinden çekildiğini açıkladı.
Üniversitenin bu kararının ardından bugün Kürtçe Tezsiz Yüksek Lisans Mağdurları Platformu'nu oluşturan öğrenciler, rektörlük önünde protesto gösterisinde bulundu. Protestocular adına açıklamayı okuyan öğretmen Özcan Çiçek, maddi ve manevi olarak mağdur olduklarını belirterek, şöyle dedi:
"Mardin Artuklu Üniversitesi, 'Seçmeli Kürtçe Dersi Tezsiz Yüksek Lisans Programı' öğretmen adayları olarak formasyon ve 500 kişilik kontenjan onayı zemininde maruz kaldığımız maddi ve manevi mağduriyetimizin giderilmesi amacıyla basına, kamuoyuna ve ilgili mercilere sesimizi duyurmak için bir araya gelmiş bulunmaktayız."
Çiçek, hükümet tarafından Kürtçe'nin seçmeli ders olarak ortaöğretimde hayata geçirilmesi kararı alındığında, Mardin Artuklu Üniversitesi Kürdoloji biriminin etkin bir rol üstlenebileceği fikri ortaya atıldığını söyledi. Çiçek, "Mardin Artuklu Üniversitesi, söz konusu durumu Yök'e yazılı olarak bildirmek suretiyle belirlediği 500 kişilik bir kontenjanla çıktığı ilana, 2 bin 528 aday müracaat etti. Ösym ölçü ve standartlarında yapılan sınav neticesinde bu adaylar arasında bizlerin de dahil olduğu 500 (beş yüz) kişi bu programa yerleşmeye hak kazandı. Bütün bunlara bağlı olarak, yurdun her yerinden biz Kürtçe öğretmen adayları, kurulu düzenimizi ailelerimizi ve işimizi bırakıp Mardin'e yerleştik. Ancak Artuklu Üniversitesi'nin internet sitesinde; daha önce belirlenmiş 500 kişilik kontenjanın 250'ye indirgendiği, formasyon onayının da verilemeyeceği ve üniversitenin bu sorunun çözüme kavuşturulmaması durumunda 'süreçten çekileceği' açıklamasını okuduğumuzda, tam anlamıyla bir hayal kırıklığına uğradık" diye konuştu.
YANLIŞ KARAR DÜZELTİLSİN
Açıklamada yıllarca inkar edilen ve yok sayılan bir dilin, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından devlet okullarında eğitime açılması, kamuoyunda demokratikleşme adına önemli bir adım olarak yankı bulduğunu ifade eden Çiçek, "Ancak Yök'ün bu gerekçesiz kararı bir yandan kamuoyunu hayal kırıklığına uğratmış, öte yandan da Artuklu Üniversitesi'nin Kürtçe eğitim çalışmalarını sekteye uğratmıştır. Verilen bu yanlış kararın yetkililerce düzeltilmesini ve Mardin Artuklu Üniversitesi tarafından verilen on günlük askıya alma süresinin uzatılmasını talep ediyoruz" diye konuştu.
Yapılan konuşmanın ardından uzun süre alkışlı protesto gösterisinde bulunan öğretmen adayları, daha sonra olaysız dağıldı.
Basın açıklamasına 4 yaşındaki çocuğu ve eşi ile birlikte katılan Ekrem Başak, ikinci üniversite olarak okuduğu Kilis Üniversitesi'nde eğitim gördüğü Türkçe Öğretmenliği 4'üncü sınıfı bırakarak ailesi ile birlikte Mardin'e yerleştiğini dile getirerek, "Bu yıl internetten MAÜ'nün bir sınav açtığını, üniversiteye yerleşip atanacağımızı okuduk. Biz de gelip sınava girdik. Meşru bir sınav ile yerleştik. 1 aydır eşimi de çocuklarımı da buraya getirmişim. Bir ay sonra benim buradan gitmem isteniyor. Bunu kendime insanlığıma ve gururuma yediremiyorum. Bu durumun yetkililere duyurulmasını istiyorum. Çok duyguluyum. Söyleyecek çok şey var ama söyleyemiyorum. İnsanlar buraya getirilmiş, burada ev tutmuşlar. Bir ay sonra evine git diyemezler. Dedikleri zaman bu haksızlık olur, adaletsizlik olur. Onların insanlığına, vicdanına sığınıyorum. Eğer ki bunu kabul ediyorlarsa bende kabul etmişim. Bu durumu daha aileme bildirmemişim. Onlara bildirmeyi kendime yediremiyorum. Bu yaştan sonra ben aileme Mardin'e yerleştim şimdi beni gönderecekler diyemiyorum" diye konuştu.