Aydoğan;“Aday Olsaydım Barışa Katkı Sağlayacaktım“

KIZILTEPE

AK Parti’den Milletvekili Aday adayı olan Barış Aktivisti ve Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cemil Aydoğan, barışa katkı sunmak amacıyla müracaat ettiği milletvekili aday adaylığı, ittifaklar ve seçim süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak bu süreçte kendisine destek olan kişi ve kurumlara teşekkür etti.

24 Haziran'da yapılacak Milletvekili genel seçimleri ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Aydoğan şunları söyledi, “Ülkemizde akan kanı durdurmak, barışa katkı sunmak amacıyla 7 yıl aradan sonra yeniden Ak Parti’den Mardin milletvekilliğine aday adayı olduk. Ancak bir aktivist olarak siyasal alanda hiç taviz vermediğim Kürt sorununu çözmek amacıyla Mezopotamya, Anadolu ve Trakya coğrafyalarına barış ve kardeşliği getirmek amacıyla bu ülke içinde anadilde eğitim, kimlik ve kültürel haklarıyla beraber, PKK’nin silahlarını uluslar arası barış kurumlarına teslim edilmesinin sağlanması ve FETÖ dışında tüm silahlı güçleri kapsayan bir genel affın ilan edilmesi vazgeçilmeyen taleplerim arasında yer almaktadır.

Bu taleplerimden Sayın Cumhurbaşkanı ve devlet yetkililerinin de haberleri vardır ancak birileri beni bu demokratik taleplerimle kabul etmediler. Bu taleplerime duyarlı halkımızın değerli destekleriyle onurumla, cesaretle dimdik ayakta olduğumu belirtmekte yarar görüyorum. Birileri beni milletvekili yapmayabilirler. Ancak ülkemizde ve uluslararasında en fazla insan hakları ve barış ödüllerini alan barış aktivisti sıfatımı elimden alamazlar. Bu tarihi vakanın herkes tarafından bilinmesinde yarar görüyorum.

Ortadoğu halklarını kana bulayan emperyalist ve kapitalist sistemin Türkiye ve İran ile benzeri ciddi projeleri vardır. Bu projeleri devre dışı bırakmak için ülke halklarının kendi demokratik ve kültürel haklarıyla beraber ülke birliğini esas alan barış içinde bir ülke olmasıyla mümkündür.

Seçimler ile ilgili projeleri de gayet açıktır. Cumhur ittifakında samimi olan Erdoğan’ı Turancı (Irkçı) bir ittifak cephesine mecbur bırakmıştır. Karşısında ise Millet ittifakı adı altında Kemalist, Ergenekon ve Turancıların sadece Erdoğan’ı devirmeyi amaç eden hetrojen bir yaklaşım vardır. Bu iki nehir arasında muhtemelen HDP’ninde baraj altında kalma ihtimali vardır.

Bu ülkede vatanseverlik ile alakası olmayan turancı (ırkçı) Kemalist, Ergenekon ve FETÖ gibi terör örgütlerinin içinde olduğu bir cephenin Türkiye Cumhuriyeti ülkesinde birlik ve beraberliği getirmesi mümkün değildir. Allah ülkemizi bu emperyalist sistemler ve ülkemizdeki alçak taşeronlarından muhafaza etsin.

Barışa katkı sunan ve aday adaylığım ile ilgili bana destek veren 2010 tarihinden şimdiye kadar kanaat önderi sıfatıyla beni kabul eden Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a , Irak Kürdistan Demokrat Partisi Genel Başkanı Sayın Mesut Barzani’ye, Irak Kürdistanı Eski Parlemento Başkanı Sayın Kemal Kerkuki’ye, Selahaddin Üniversitesi Tarih Profesörü Sayın Musa Kaval’a, Ekopolitik Başkanı Sayın Tarık Çeleng’e barışa katkılarından dolayı kendilerine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Aday adaylığım süresinde bana her nevi desteği ve teveccühü veren Ak Parti Mardin İl/İlçe teşkilat başkanlarına, Ak Parti Mülakat Komisyonu Başkanı Sayın Mahir Ünal’a, Mardin Toplumsal Dayanışma Federasyonu Onursal Başkanı, Hububat Ticaret Merkezi ve Zahireciler Derneği Başkanı Sayın Mehmet Şerif Öter’e, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Mehmet Veysi İpek’e, Şanlıurfa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Tahir Gülebak’a, Adıyaman Komagene Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Hacı Bozkurt’a, Mardin Gazeteci ve Yazarlar Cemiyeti Başkanı Sayın Abdulkadir Üründü’ye, Kızıltepe Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Mehmet Halit Solhan’a, Mezopotamya Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kuruluna, Mardin Basın İlan Kurulu İl Müdürü Sayın Adnan Günbegi’ye ve aday adaylığı süresince beni iki sefer canlı yayına konuk eden RUDAW TV Program sorumlularına ayrı ayrı teşekkür ediyorum."

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.